20 Şubat 2014 Perşembe

Bu gece 'yalnızlık' telaşındayım...

Bazı şarkılar var taa içimde duyuyorum. O şarkılardan biri Şebnem Ferah'tan bu gece.. Şarkının adı; "Çok yorgunum" Sözleri Nazım Hikmet'e ait.. Yazdığım kısacık bir yazıyı paylaşma cesaretini birlikte getirdi art arda çalarken.. İlk kez, belki son.. bilmiyorum şimdilik.. İddialı bir başlığı yok yazının, farklı bir konusu da.. Belki klasik.. Üstelik hayatı boyunca pek de yalnızlık çekmemiş benim tarafımdan "hissederek" yazıldı..
 
Yalnızlık
Sessiz bir sokaktayım. Serin bir Eylül akşamı. Yine kendi kendime, yine yalnızlığımla, yine bu bitmez tükenmez suskunluklarla konuşur halde buldum kendimi.
Boynum geçen zamanın etkisinden değil, hayır değil. İlk yandığından beri ışığım, yere doğru eğik biraz. Belki geçen zamanla eğilseydi bedenim, bir anlamı olurdu bu hüznümün. Belki… Sanırım başını dik tutan insanlara hayranlığım ondan. Sessizlikte, yalnız kendi sesimi duyuyorum çoğu zaman. Bazen de aşklar takılıyor gözlerime. El ele tutuşmuş sevgililer, sırtlarını dayayıp benim hüznüme, bırakırlar ne kadar arzuları ve ne kadar korları varsa içlerinde yanan ateşten. Ben seyrederim bir gözüm açık, bir gözüm kapalı, yarı hüzünlü, yarı da hayranlıkla. Kız başını geri atar, rüzgar dokunur geçer dalgalarına, utangaç bir kırmızı akıp süzülür yanaklarından, dudaklarına gömülür. Yalın hali yoktur artık kelimelerin, yalnızlık yoktur. Kıskanırım...
Bazen bir hayat başka bir hayata çarpar, dağılır her yana parçaları ve affetmez dünya bazen yapılan hataları, görürüm. Hatalarımı düşünürüm, benim gibi olanlara sığınırım, her biri arkasını döner bana, herkes kendi çevresini aydınlatır.
Bazen biri hiç acımadan batırır elindeki bıçağı, çizikler atar üstüme ama acıyan bedenim değil ruhumdur çoğu zaman, ama insanlar bilmezler. Bilmezler bir gece yarısı gözlerine ışığını düşüren o yalnız "sokak lamba"sının da ağladığını, görmezler…
 
21.09.2011

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder