Ankara, Mon Amour! kitabıyla
tanışmıştım Şükran Yiğit’le. Türkçesine, yazım dilinin akıcılığına bayılmıştım. Yeni
bir kitabını okumak istediğimde, bu kitap gülümsedi bana nedense. Çatıkatı,
Aşk..:) güzel bir isim..
Üç temel karakter var kitapta. Süreyya, Laden ve Mercan... İlla
ki aşık olacak ikisi ya da üçü birbirine, daha okumadan eminim. Ama kitabı
okuyunca olayın aşktan çok "yalnızlıkla" ilgili olduğunu fark etmek hoşuma
gidiyor..
Bir ilanla başlıyor her şey. Boş
olan çatı katlarına kiracı arıyor Süreyya Hanım. Sıradan bir ilan yerine
"Güneyli Bayan ve Niteliksiz adama" kiralıktır yazıyor bir kâğıda ve kırtasiyesinin
camına yapıştırıyor. Mercan ve Laden burada hikayeye dahil oluyor.
Aşkını kaybetmiş Süreyya Hanım,
hiç sahip olamadan ellerinden uçup gitmiş, sonra da en yakın dostunu... Tam yalnızlığı
öğrenmişken, belki biraz da kabullenmek üzereyken, gelen bir mektupla Süreyya
hanım kendisini biranda tekrar “hayatın içinde” buluyor. Haydaa, Berrin Hanım
da kim? Sadece bir ahbap. Ne arkadaş olacak kadar yakın, ne tanıdık olacak kadar uzak :)
Ankara Mon Amour kadar sevmedim belki
ama bir 70-80 sayfa sabredilebilirse, olayların içine giriyorsun ister istemez.
Olayların çözümlenmesi çok tahmin dışı değil. Son çözümlemeye kadar dikkat
çekici bir hazırlık yapılmış olması, sevdiğim bir tarz değil. Başka bir deyişle
“hadi artık karakterler anlatsın derdini” diye zorlamayı çok sevmiyorum.
Kitabın içinde, kitaplarla ilgili
yazılan kısımları sevdim. Hatta bir bölümde kitaplıkta kitapları tanıştırdığı,
kişileştirdiği kısım çok eğlenceli. Kitabı kapatır kapatmaz ilk işim “Günlerin
köpüğü (Boris Vian)” hakkında bilgi edinmek oldu :)
Şükran Yiğit ile tanışmak için
doğru kitap değil belki ama sevgimi pekiştirdi :)
Her şeye rağmen okumaya değer.
Yazar: Şükran Yiğit
Yayınevi: İletişim Yayıncılık
DR fiyatı: 13,50 TL
İdefix: 13,88 TL
İlk Nokta: 13,88 TL
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder